Anasayfa > Tüm Yaşlar > Sağlık Ve Bakım
Çocuklar Neden Ateşlenir

Eyvah, Çocuğum Ateşlendi!

Aile hekimliğine başladığımdan beri en çok karşılaştığım durumlardan biri: Telaşlı şekilde, çocuğunu poliklinikten içeri sokmaya çalışan, “çocuğun ateşi var doktor hanım” diyen, ateşle dünyası kararan anneler… Ateş nedir ne zaman düşürmek gerekir ne zaman doktora başvurulmalı, maalesef bu temel bilgileri edinme konusunda hastalarımın oldukça zayıf kaldığını görüyorum.

Öyleyse “ateş” denilen şey nedir, önce onu tanımlayalım. Ateş, bir bulgudur, yani vücudun içinde meydana gelen değişikliğin dışarıdan görülmesini sağlayan bir veridir. Aile sağlığı merkezlerinde en sık karşılaşılan ateş etkenleri ise, mikrop (bakteri ya da virüs) kaynaklı enfeksiyonlardır. Enfeksiyon meydana getiren mikroplardan salgılanan birtakım kimyasallar, vücudun savunma hücrelerini aktifleştirir. Savunma hücrelerinden salgılananlar da beyindeki sıcaklık merkezini uyarır ve ateş ortaya çıkar.

Peki, vücudun hangi bölgesinden ölçülen, hangi sıcaklık derecesi ateş olarak kabul edilir? Her ne kadar klinik deneyimim, hastaların boyundan, karından gibi farklı ölçümler yaptığını gösterse de ateş ölçümü için belirlenen, 5 vücut bölgesi vardır: Alın (sağ ve sol şakak bölgeleri), kulak içi, dil altı, koltuk altı, rektum (makat bölgesi). Her bir bölgenin referans değerleri farklılık göstermekle birlikte, pratikte en sık kullanılan “ateş” değeri, alından ölçülen değerin 37,8°C’nin üzerinde olmasıdır. Dolayısıyla, “Dün geceden beri ateşi 37°C!" diye başvuran bir annenin çocuğunda ateş vardır denilemez.

Pekâlâ, çocuğun ateşi olduğunu teyit ettik, şimdi ne yapacağız? Yukarıda da bahsedildiği gibi, ateş sadece, beyinde sıcaklık merkezinin ayarlandığını gösterir, yani vücutta birtakım değişikliklere zemin hazırlandığının işaretidir. Kısaca bu değişikliklere değinmek gerekirse; 1) kan dolaşımındaki savunma hücrelerini mikropların yoğun olduğu bölgeye göç ettirmek, 2) savunma hücrelerinden mikroplara karşı salgılanan maddeleri arttırmak ve bu maddeler ile savunma hücrelerinin sayısını artırmak, 3) hastalık esnasında dolaşımdaki demir seviyesini değiştirerek mikropların çoğalmasını engellemek. Bu faydalardan dolayı; Amerikan Pediatri Akademisi, ateşin enfeksiyonla mücadelede önemli bir araç olduğunu, birazdan belirteceğim durumlar haricinde ateşe çok da müdahale edilmemesi gerektiğini ifade etmektedir.

Çocukluk dönemi ateşlenmelerinde, ateşe müdahale edilmesini belirleyen en önemli kriterler şunlardır:

1) çocuğun yaş dönemi,

2) çocukta ek hastalık varlığı (kalp hastalığı, bağışıklık sistemini ilgilendiren durumlar, ailede ateşli havale geçirme öyküsü),

3) çocuğun genel durumu (yeterli sıvı alımı, bilinci, huzursuzluk-uykuya aşırı meyil)

Ateş müdahalesi açısından çocuk yaş dönemi kabaca 3'e ayrılır: 0-3 aylık dönem, 3 ay-3 yaş dönemi, 3 yaş ve sonrası. 0-3 aylık dönemde öngörülen sebep ne olursa olsun, ateş tespit edildiği anda mutlaka çocuk acile başvurulmalıdır, ileri tetkikler istenebileceği için sebeplerine burada değinmeyeceğim. Diğer yaş gruplarında ise ateş müdahalesi açısından diğer iki kriter mutlaka değerlendirilmelidir. Yani, çocuk risk grubunda ise, ivedilikle ateş düşürülmeye çalışılmalı, ardından mutlaka hekime başvurulmalıdır.

Peki, çocuğumuz riskli yaş grubunda (0-3 ay) değilse ve ek hastalığı yoksa, bir gece ateşlendiğinde ne yapmalıyız? Eğer çocuğun genel durumu iyiyse ( ağızdan sıvı alım kabiliyeti yeterli, dokunduğunuzda uykusundan uyanıyor, bilinci yerinde), ateş düşürücü için 40°C'ye kadar beklenmesini öneriyor Amerikan Pediatri Akademisi.  Bu tip klinik durumlarda, çocuğun alnına, koltuk altlarına, bacaklarına yapılacak soğuk uygulamanın yeterli olacağı belirtilmektedir. Ancak, ölçülen ateş, 2 saat içinde tekrar yenilerse ya da 40° C yüksekliğe ulaşırsa, o zaman çocuğun kilosuna uygun dozda ateş düşürücü verilebilir. Burada dikkat edilmesi gereken nokta, ateş düşürücü ilaçların gerçekten kiloya göre uygun dozda verilmesidir. Yine klinik uygulamamda en çok karşılaştığım bir diğer durum da budur: "Hocam bütün gece ateş düşürücü verdim, ancak ne yaptıysam düşmedi." Genelde bu durumlarda, yapılan tek ve en önemli hata, çocuğun kilosuna uygun olmayan, yetersiz dozda ateş düşürücünün verilmesidir. Böyle bir riski yaşamamak için, doz hesabı yapılamayacaksa, beraberinde kilo ölçeği bulunan ateş düşürücü şuruplar tercih edilebilir.

Gelelim ikinci basamağa... Çocuğun ateşini tespit ettik, risk durumunu gözden geçirdik ve uygun dozda ateş düşürücü verdik, ancak 2-3 saat içinde tekrar müdahale gerektirecek seviyeye ulaştı: Yukarıda belirtilen şekilde tekrar ateş müdahalesi yapılmalıdır. Maalesef şu ana kadar kimsede denk gelemediğim bir süre, yani 3 gün (72 saat) boyunca, ateşi olan bir çocuk (tekrar belirteyim, risk faktörleri olmaksızın) sadece ateş düşürücü ile takip edilmelidir. Eğer 3 gün içerisinde ateş kontrol edilemezse, o zaman hekime başvurulmalıdır.

Başvuran hastalarım, çocuklarına genelde; ateşin gidişatını beklemeden, ateşin faydalarını bilmeden, hemen ateş düşürücü veriyorlar, ertesi gün ise antibiyotik için polikliniğe başvuruyorlar. İyi haber şu ki; ateşin ne olduğunu, nasıl ne zaman müdahale edilmesi gerektiğini anlattığımda, bir daha aynı şekilde gelmiyorlar.

Umarım yukarıda belirttiğim bilgiler; ateşlenen çocuklarımızın bağışıklık sistemlerini alt üst etmeden, ateşleri karşısında paniklemeden doğru adımların atılacağı, zaferle sonuçlanan "Ateş savaşları"na vesile olur. Ateş ile karşılaşınca ne yapacağını bilen ebeveynlerin artması dileğiyle...

Şimdi Paylaş
Anonim
Aile Hekimliği Uzmanı
Popüler Yazılar
Sosyo–Duygusal Gelişim
Çocuklar İçin Bilinçli Farkındalık (Mindfulness)
04 Nisan, 2021
Ebeveynlik
Ebeveynlerde Bilinçli Farkındalık (Mindfulness)
04 Nisan, 2021